29 Aralık 2012 Cumartesi

CAM PERDE TEMİZLİĞİ


 
 
Pencere temizliği
Pencerenizi silmeden önce çerçevelerini temizleyin. Pencere çerçevelerini içten dışa doğru silin. Daha sonra pencere camlarını silebilirsiniz.
Pencereleri silerken direkt güneş ışığı almamasına dikkat edin. Direk güneş ışığı alan camları ıslak bezle sildiğinizde, bezin değdiği yerler çabuk kuruyacağı için camda leke bırakacaktır.
Camlarınızın parlamasını istiyorsanız sirke, su ve gazete kağıdı ile silin. Sirkeli su ile sildiğiniz camları daha sonra gazete kağıdı ile kurulayın. Camlarınızın gözle görülür bir şekilde parladığını fark edeceksiniz.
Camlarınızda leke kalmasını istemiyorsanız, camlarınızı mikrofiber bezler ile silebilirsiniz.
Perde temizliği
Perdeleriniz temiz olmasını istiyorsanız, perdelerinizi kornişten çıkarıp yıkayın. Perdelerinizi yıkarken yıkama talimatlarına mutlaka uyun. Bazı perdeler makine ya da elle yıkamaya uygun değildir. Evinizde bu tarz perde kullanıyorsanız, perdelerinizi temizlemek için kuru temizlemeyi tercih edin. Perdeleriniz yıkanırken, pencerenizi ve kornişi silin. Yıkanan perdelerinizi mutlaka temiz cama asın.

KABAK SALATASI





Malzemeler
4 adet kabak
1 tutam dere otu
1 su bardağı yoğurt
1 kaşık mayonez
3-4 diş sarımsak
Ceviz
Tuz
Yapılışı
Dün yengemde yediğim bir salata başta kabak salatası diyince yemek istemedim ama tadı çok güzel hemde çok kolay sizinlede paylaşmak istedim
Kabakları rendeliyoruz suyunu sıkıp sıvıyağda kavuruyoruz. Bu sırada cevizleri elimizle ufakça kırıp dere otunu doğrayıp ezilmiş sarımsak yoğurt mayonez ve tuzla karıştırıyoruz. Kabaklarda soğuduktan sonra ekleyip karıştıralım. İşte bu kadar salatamız servise hazır afiyet olsun

KEREVİZ SALATASI


malzemeler:
2 adet kereviz
1 kase yoğurt
2 diş sarımsak
1 kaşık mayonez
sıvıyag
ceviz
tuz

yapılışı:
kerevizlerin kbuklarını soyup hızlı bir şekilde rendeleyin(kararmasını engellemek için)sarımsağıda rendeleyip yoğurt sarımsak tuz sıvyağ mayonezi ekleyip.karıştırın .cevizleride elinizle ağza gelicek kadar kırıp ekleyin butun malzemelerı karıstırıp serviz tabağına alın.üzerini bütün cevizlerle süsleyin
afiyet olsun

22 Aralık 2012 Cumartesi

ÇOCUKLAR VE TELEVİZYON




392124dbfb91e7c884



Washington Üniversitesi uzmanları, uzun süre televizyon seyreden 3 yaşından küçük iki bine yakın çocuk üzerinde araştırma yaptı. Bu çocukların çoğunun 6-7 yaşına geldiğinde okumayı öğrenmede güçlük çektiklerini belirlendi. Ayrıca bu çocukların daha ileriki yaşlarda matematikte başarısız olduğu da tespit edildi. 

Washington Üniversitesi nden uzmanlar, aileleri iki yaşın altındaki çocuklara asla televizyon seyrettirmemeleri konusunda uyarırken, zamanının büyük bölümünü TV karşısında geçiren çocukların çağın en büyük sorunlarından obezite ile karşı karşıya kalabildiğini belirtiyorlar. 

Günde 30 dakika 

Ancak uzmanlar, 3-5 yaş arasındaki çocuklarda, TV de iyi ve düzgün dille yapılmış programlar seyretmenin ilerideki yaşlarda okur-yazarlığa yardım edebildiğini de kaydettiler. Yine uzmanlara göre, çocukların yaşlarına göre eğitici programlar seyretmesi gerekiyor. Eğitici programlar çocukların akademik konularda ilerisi için bilgi sahibi olmasına yol açıyor. 

Washington Üniversitesi uzmanları, her şart altında üç yaşın altındaki çocuklara hiçbir şekilde televizyon izletilmemesi gerektiğini savunurken, İngiliz Ulusal Okur-Yazarlar Derneği ise üç yaşın altındaki çocukların televizyon ya da video seyretmesini günde 30 dakika ile sınırlıyor ve bazı programların çocukların diline katkıda bulunduğunu yadsımıyor.

Özellikle 4-7 yaş arasındaki çocukların televizyon izlemeleri onların sosyal gelişimlerini olumsuz yönde etkilemektedir. Bu dönemdeki çocuklar televizyon programlarında gördüklerini somut olarak algılamaktadırlar. Korku, şiddet vb. görüntüleri içeren programlar çocuklarda uyku bozukluğuna neden olabilirken, uygunsuz içerikler de çocukları büyüdüklerinde bu tür davranışlar sergilemeye itmektedir

ZEYTİN ÇEKİRDEĞİ





Zeytin, sağlık için son derece faydalı bir bitki. Peki çekirdeği? Son zamanlarda birçok kişi zeytin çekirdeğinin mide, bağırsak ve hemoroite iyi geldiğini düşünüyor. Bu kanaate internette dolaşan bir yazı sebep oldu. Kimliği belirsiz birinin 'zeytin çekirdeği yutuyorum, hemoroit ve mide sorunum kalmadı.

Siz de kahvaltıda çekirdekleri atmayın yutun' önerisi e-postalar arasında dolaşıyor. Hatta Kocaeli'nden bir tüccar zeytin çekirdeğini toz haline getirip aktarlarda satmaya başladı.

Herkesin dilinde olan bu mucizenin (!) gerçekten faydalı olup olmadığını uzmanlara sorduk. Tıbbi bitkiler uzmanı Prof. Dr. Kerim Alpınar da son günlerde konuyla ilgili onlarca soruya muhatap olmuş. Çok sayıda insanın zeytin çekirdeği yuttuğuna tanık olmuş. Alpınar, zeytin çekirdeği yutmanın hiçbir faydası olmadığını, bilakis zararlı olduğunu vurguluyor. e-postada yazdığı gibi çok sayıda zeytin çekirdeğinin yutulmasının bir felakete yol açabileceğini söyleyen Alpınar'a genel cerrah Cenap Şirin de hak veriyor. Bugüne kadar 14 bin hemoroit hastası tedavi eden Şirin bunu şöyle açıklıyor: "Zeytin çekirdeğinin iki ucu da sivridir ve çekirdeği mide öğütemez. Dolayısıyla zeytin çekirdeğinin sivri uçları bağırsaklarda tahrişe sebep olabilir. Yine hemoroitli hastaların yaralarını parçalayabilir." Şirin, hemoroit hastalarının doktora gitmekten utandıkları için duydukları her yöntemi denediklerini ve istismarların kurbanı olduklarını anlatıyor. Zaten bütün bu yöntemlere rağmen sonuç bulamadıkları için nihayetinde doktora gitmek zorunda kalıyorlar. İnsanlar sadece zeytin çekirdeği yutmak değil, nohut yutmak, kaplumbağa kanı içmek, ısırgan otu sürmek gibi farklı yöntemler de deniyorlarmış. Hastaların bu tür yöntemlerle sonuç alamadıklarını söyleyen Cenap Şirin'e göre, rahatsızlığı olan kişi mutlaka doktora tedavi olmalı. 

16 Aralık 2012 Pazar

PAŞA LOKUMU



 
malzemeler
1 kilo süt
1 bardak şeker
1 bardak un
Vanilya
1 tatlı kaşığı margarin
1 paket sade krem şanti
Ceviz içi
3 paket hindistan cevizi
1 adet muz
kaymak
(yada kolay olsun ben uğraşmam diyorsanız bu muhallebi yerine 1 paket damla sakızlı muhallebi 1 litre süt yapın :):)
Hazırlanışı

1 kilo süt (yaklaşık olarak 5 bardak) 1 bardak şeker 1 bardak un ve yumurta sarısını bir tencereye ekleyip karıştırarak muhallebimizi hazırlıyoruz kaynamaya başlayınca ocağı kapatın tereyağı ve vanilyayı ekleyerek çırpma teliyle yada mikserler çırpın dikdörtgen bir tepsiye (tepsinin biraz büyük olması gerekiyor ) tabanına Hindistan cevizi serpiyoruz her yerine soğuduktan sonra kremamızı tepsiye güzelce yayıyoruz buzdolabında 1 saat kadar bekletiyoruz. 1 saat sonra krem şantileri hazırlıyoruz üzerine boş yer kalmayacak şekilde yayıyoruz.daha sonra resimdeki gibi dikdörtgen dilimler kesim her dilime biraz kaymak koyup ceviz ve muz koyuyoruz.spatula yardımıyla muhallbeiyi hafifçe kaldırıp rulo şeklinde sarıyoruz.afiyet olsun...

8 Aralık 2012 Cumartesi

pırasalı arnavut böreği

 
MALZEMELER:
Hamuru icin;
Yarim kilo un,
1 corba kasigi sirke,
su ve tuz.
Ici icin;
3 adet pirasa,
1 su bardagi yogurt,
2 corba kasigi siviyag,
tuz.
Ayrica yufkalarin arasina sürmek icin,bir su bardagi siviyag.
YAPILISI:
Ilk önce hamur kabinin icinde, un, sirke, aldigi kadar su ve tuz ile kulak memesi yumusakliginda bir hamur yoguralim.(yaklasik 10 dakika) Üzerini örtüp 15-20 dakika kadar bekletelim.Bu arada pirasalari yikayip kücük parcalar halinde dograyalim ve 2 kasik siviyagda kavuralim.Pistikten sonra tuzunu ve yogurdu karistiralim.
Sonra hamuru 10 kücük,3 daha büyük bezelere bölelim.Kücük bezeleri pasta tabagi büyüklügünde acip,aralarina yag sürerek üstüste dizelim,en üsttekine yag sürmeyelim.Diger daha büyük olan bezelere de ayni islemi uygulayalim.Üstüste dizdigimiz 10'luk bezelerin hepsini birden tepsi büyüklügünde acalim.Tepsiye yayalim,üzerine pirasayi yerlestirelim ve yag da serpelim.Diger 3'lük bezeleri de acip tepsiye, digerinin üzerine kapatalim.Bir su bardagina yari su ve kalan yagi karistirip yufkalarin üzerine serpelim ve önceden isitilmis 250 dereceli firinda pisirelim.Pistikten sonra üzerlerine su serpip örterek beklettikten sonra servis yapalim.
 
 
alıntıdır
 

5 Aralık 2012 Çarşamba

Zencefilin Faydaları


  • hazımsızlıklarda ve çeşitli mide hastalıklarında,
  • ishal’de ve mide bulantılarının tedavilerinde kullanılırken,
  • eklem iltihaplanmalarında,
  • colic tedavilerinde(bu bağırsaklarda meydana gelen gaz spazmlarıdır ve oldukca ağrılıdır özellikle çocuklarda sık görülür),
  • hayati göstergelerin düzeltilmesinde kullanılır,
  • özellikle soğuk algınlıklarana birebir olmasından kaynaklanmaktadır. Zencefil bitkisinin soğuk algınlıklarına çok iyi geldiği bütün bir dünyada bilinen bir gerçektir.

Anne sütünü arttıran besinler





Hamile bayanların, bebeklerini emziren annelerin mevsiminin dışında yetişen hormonlu ve ebter tohumlu sebzeleri tüketmemelerini özellikle belirtmek isterim. Ayrıca, mevsiminde olsun veya olmasın ebter tohumdan üretilen sebzelerin tüketilmemesini öneririm. Transgen (genleriyle oynanmış) tohumlardan elde edilen ve ülkemizde de görülmeye başlayan bu ürünleri, örneğin mısır, hamile bayanların ve bebeklerini emziren annelerin özellikle tüketmemeleri gerekir. 
 
Aşağıda birbirlerinden farklı birkaç tane kür önermiş bulunuyorum. Bu kürlerin tamamı anne sütünü artırıcı etkiye sahiptir. Özellikle, incir-havuç kürü ve taze beyaz dut oldukça güçlü galactogoguedur (anne sütünü artırıcı). Bebeklerini emziren annelere öncelikle incir-havuç kürünü uygulamalarını öneririm.
 
·         Taze beyaz üzüm
·         Dereotu
·         İncir (taze veya kurutulmuş)
·         İncir-havuç
·         Taze beyaz dut
·         Haşlanmış taze beyaz dut kurusu
 
Bunların dışında diğer yardımcı kürlerse şunlardır:
 
·         Anason
·         Kereviz
·         Taze kereviz yaprakları
·         Bal kabağı
·         Çilek
·         Kıvırcık salata
·         Sumak
.         Rezene çayı
 
Kür 1: Günde iki porsiyon taze beyaz üzüm tüketmek anne sütünü artırıcıdır.
Kür 2: Sabah-akşam yemeklerden önce tüketeceğiniz dereotu sütünüzün artmasını sağlayacaktır.
Kür 3: Anne sütünü artırmak için haşlanmış kuru incir suyu da içebilirsiniz. Sekiz-dokuz adet kuru inciri yarım litre klorsuz suda en fazla on dakika haşlayınız. İkiye böldüğünüz suyu sabah-akşam olmak üzere günde iki kere tüketiniz.
 
Kür 4:Yarım litre kaynamakta olan klorsuz suyun içerisine sekiz – dokuz adet kuru inciri ikiye bölüp atınız. Ağzı kapalı olarak kısık ateşte beş dakika kaynatınız.. Beşinci dakikadan sonra içerisine bir adet havucu dilimleyip ağzı kapalı olarak kısık ateşte üç dakika daha kaynatınız. Ilıyınca süzünüz. Yirmibir gün boyunca öğleden önce ve öğleden sonra aç veya tok karnına birer su bardağı içiniz.
Not : Bu kürler aynı anda uygulanmaz. İncir-havuç kürü hariç, uygulama süresi bir haftadır. Bir haftanın sonunda uygulama bırakılır. Bir hafta uyguladığınız herhangi bir kürden sonra tekrarlama ihtiyacı duyarsanız bu defa başka bir kürü uygulamanızda bir sakınca yoktur. Örneğin, bir hafta taze beyaz üzüm kürü uygulayıp bıraktınız. Daha sonraki bir dönemde yine bir hafta olmak üzere dereotu veya kuru incir kürünü uygulayabilirsiniz.
Alıntıdır
İbrahim saraçoğlu

Aşure


Aşure Tarifi

Malzemeler:
1 Kilo Buğday

500 Gram Kuru Fasulye
500 Gram Gr Nohut
5 Çorba Kaşığı Pirinç
500 Gram Gr Kuru Sarı Üzüm
500 Gram Gr Kuru Kayısı
400 Gram Gr Kuru İncir
500 Gram Fındık
2 Kilo Toz Şeker
3 Adet Elma
1 Adet Portakal
2 Su Bardağı Süt
Aldığı Kadar Su
Üzeri İçin:
Nar
Fındık 
Dolmalık Fıstık
Kuş Üzümü
Tarçın
Ceviz
Yapılışı:
Buğdayı, kuru fasulyeyi ve nohutu ayrı ayrı kaselere koyuyoruz. Aşureyi yapacağımız günden, bir gün önce kuru fasulye, nohut ve buğdayların üzerine su koyup, bir gece bekletiyoruz. 

Aşureyi pişirmeye ilk olarak buğdaydan başlıyoruz. Her zaman için en geç pişenden başlıyoruz. Islamış olduğumuz buğdayı kara suyu çıkana kadar yıkıyoruz. Geniş bir tencereye boşaltıyoruz. Üzerini 3-4 parmak geçecek şekilde su koyup, ocakta kaynamaya bırakıyoruz. 
Buğdaylar kaynadıktan sonra 10 dakika kadar daha kaynatıyoruz. Daha sonra ocağın altını kapatıp, buğdayları 10 dakika kadar dinlendiriyoruz. Sonra tekrardan ocağın altını yakıp, kaynatıyoruz. Karıştırıyoruz. Gene 10 dakika kadar kaynattıktan sonra10 dakika kadar daha dinlendiriyoruz. 
Bu işlemi buğdaylar patlayana kadar tekrar ediyoruz. Böylece buğdaylar daha çabuk pişecektir. Gerekirse üzerine sıcak su ilave ediyoruz. Buğdaylar patladıktan sonra üzerine yıkayıp, süzdüğümüz kuru sarı üzümleri ilave ediyoruz. Ve karıştırmaya devam ediyoruz. 
10 dakika kadar kaynattıktan sonra üzerine yıkayıp süzdüğümüz pirinci boşaltıyoruz. Aşurenin kıvamına göre sıcak su ilave ediyoruz. Kuru kayısıyı küçük küçük doğruyoruz. Ve kayısıları da tencereye ilave ediyoruz. Karıştırıyoruz. 10 dakika kadar kaynatıyoruz. Elmaları küp küp doğruyoruz. Ve tencereye ilave ediyoruz. 
Başka bir tencereye nohut ve kuru fasulyeyi boşaltıyoruz. Üzerine sıcak su koyup, 2 dakika kaynatıyoruz. Nohut ve kuru fasulyeyi tekrardan kaynatmamızın sebebi; tenceredeki karışımların ısı değişikliğine uğramasını engellemek içindir. 
Nohut ve kuru fasulyenin aşurenin içinde hamur olmaması için, çok haşlanmamış olması gerekmektedir. Eğer nohut ve fasulyeyi çok haşladıysak, dağılmaması için en son tencereye ilave etmeliyiz. Tencerede kaynamakta olan aşurenin üzerine nohut ve kuru fasulyeyi de boşaltıp, sürekli yavaş yavaş karıştırıyoruz. 
Başka bir tarafta portakalların kabuğunu küp küp doğruyoruz. Küçük bir tencereye boşaltıyoruz. Üzerine su koyup, kaynatıyoruz. 5 dakika kaynatıp, suyunu döküyoruz. Tekrardan su koyup, gene 5 dakika kaynatıyoruz. Bu işlemi toplamda 3 kere tekrarlıyoruz. Böylece portakalın acı suyu gitmiş olacaktır. 
Kuru incirleri küp küp doğruyoruz. Bir kaseye alıp, üzerine su koyuyoruz. Yıkayıp, kara suyunu süzdürüyoruz. Küçük bir tencereye boşaltıp, üzerine sıcak su koyarak 5-6 dakika kadar kaynatarak pişiriyoruz. 
Sütü bir cezveye koyup, ısıtıyoruz. Isınan sütü tencereye boşaltıyoruz. Sütü koymamızın sebebi; aşurenin renginin açık olması içindir. Aşurenin dibi tutmasın diye karıştırmaya devam ediyoruz. Sütü ilave ettikten sonra şekerimizi de döküp, karıştırıyoruz. Şekerin miktarını damak tadınıza göre ayarlayabilirsiniz. 
Aşurenin suyunun kıvamı biraz koyu olmalıdır. Ne çok akıcı, ne de çok katı. Orta kıvamda olmalıdır. Eğer çok koyu kıvamdaysa sıcak su ilave edebilirsiniz. Aşure kıvamına geldikten sonra pişirdiğimiz incirleri ve portakal kabuklarını ilave ediyoruz ve karıştırmaya devam ediyoruz. 
Artık aşure kıvamına geldikten sonra ocağın altını kapatıyoruz. Servis kaselerine kepçe yardımıylaboşaltıyoruz. Aşure biraz soğuduktan sonra üzerine nar, dolmalık fıstık, ceviz, fındık, tarçın ve kuş üzümü serperek servise hazır hale getiriyoruz.
Alıntıdır